Перевод: с немецкого на все языки

со всех языков на немецкий

sonuca varmak

  • 1 hinauslaufen

    hinaus|laufen
    irr vi sein
    1) ( nach draußen laufen) dışarı koşmak ( aus -den)
    2) ( als Ergebnis haben) sonuca varmak ( auf -), sonuçlanmak ( auf ile);
    das läuft auf dasselbe \hinauslaufen bu aynı kapıya çıkar

    Wörterbuch Deutsch-Türkisch Kompakt > hinauslaufen

  • 2 Schluss

    SchlussRR <-es, Schlüsse> [ʃlʊs, pl 'ʃlʏsə] m, SchlußALT <-sses, Schlüsse> m
    1) ( Ende) son;
    \Schluss für heute! bugünlük yeter!;
    zum \Schluss son olarak;
    bis zum \Schluss bleiben sonuna kadar kalmak;
    mit jdm \Schluss machen biriyle ilişkisini bitirmek, biriyle ilişkiyi [o alış verişi] kesmek;
    mit dem Leben \Schluss machen hayatına son vermek;
    mit dem Rauchen/Trinken \Schluss machen sigarayı/içkiyi bırakmak
    2) ( Folgerung) sonuç;
    zu einem \Schluss kommen sonuca varmak
    3) philos ( Logik) çıkarım
    4) kein pl kapanış;
    die Fenster/Türen haben guten \Schluss pencerelerin/kapıların kapanışı iyi

    Wörterbuch Deutsch-Türkisch Kompakt > Schluss

См. также в других словарях:

  • yargıya varmak — karşılaştırma ve değerlendirme yaparak bir sonuca ulaşmak, anlam vermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yargılamak — i 1) Yargıç, bir karara varmak için davalı ile davacıyı dinleyerek sonuca varmak 2) mec. Herhangi bir kimse, şey, konu vb.yle ilgili olumlu veya olumsuz görüş belirtmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çare — is., Far. çāre 1) Bir sonuca varmak, ortadaki engelleri kaldırmak için tutulması gereken yol, çıkar yol, çözüm yolu Sonra aklına daha emin bir çare gelmiş gibi ters yüzü geri döndü. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Tedavi yolu, deva Birleşik Sözler hal… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • düşünmek — i 1) Aklından geçirmek, göz önüne getirmek Ezberi düşünmekten, söylediklerimizin anlamını düşünmezdik. Ç. Altan 2) de Bir sonuca varmak amacıyla bilgileri incelemek, karşılaştırmak ve aradaki ilgilerden yararlanarak düşünce üretmek, zihinsel… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • derleyip toplamak (veya toparlamak) — dağınık olan şeyleri bir araya getirip düzenlemek, düzene sokmak Söylediklerini derleyip toparlamak, bir sonuca varmak işi okuyucusuna düşüyor. N. Cumalı Selim çekinerek girdi. Filiz dikişini derleyip topladı, yer gösterdi. O. Rifat …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • istidlal etmek — kanıtlara dayanarak bir sonuca varmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aynı kapıya çıkmak — sonuç bakımından fark etmemek, aynı sonuca varmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hesap etmek — 1) bir işin kazancıyla giderini karşılaştırarak bir sonuca varmak 2) düşünmek, tasarlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • arpa boyu kadar gitmek (veya yol almak) — (bir) pek az ilerlemek Tartışmadan beklenen olumlu ve yapıcı sonuca varmak söz konusu olunca orada bir arpa boyu yol alamıyoruz. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ikisi bir kapıya çıkmak — aynı sonuca varmak, aynı sonucu doğurmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bir kapıya çıkmak — aynı sonuca varmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»